Cevad Memduh Altar1902-1995
English | Français | Deutsch | Italiano | Español

ANILAR

Bu belgeyi Word Dökümanı Olarak İndirebilirsiniz!

Ulus
9 Temmuz 1964

 

XXV. DEVLET RESİM HEYKEL SERGİSİ

Cevad Memduh Altar

            Birinci Devlet Resim Heykel Sergisi’nin Ankara’da nasıl açıldığını bugünkü gibi hatırlarım. Şimdi Devlet Operası’nın bulunduğu bina, Ankara’nın ilk sergi evi idi. 1938 yılının Haziran ayında bu binada Devlet Resim ve Heykel Sergisi’nin birincisini açmıştık. O zaman Millî Eğitim Bakanı rahmetli Hasan Âli Yücel, Güzel Sanatlar Genel Müdürü de Prof. Suut Kemal Yetkin’di. Bu sergi, Ankara’da oldukça ilgi yaratmıştı.
            İlk açılışın dikkate değer özelliklerinden biri de, gene aynı gün, Millî Eğitim Bakanlığı tarafından çıkarılan Güzel Sanatlar dergisinin 1. sayısını kültür dünyamıza sunmuş olması idi. Yedi sayıdan daha ileri gidemeyen bu olağanüstü zenginlikteki derginin fiyatı o zaman 1 lira idi. Bu derginin eskimiş perakende nüshaları bugün sahaflar çarşısında 150 liraya kadar satılıyor ve biz, sanat yayını yapan yarı değerde bir mecmuayı hâlâ çıkaramadık. Ama Türk ressamı arada geçen bütün engellere rağmen yaratmada verimliliği sürekli olarak arttırdı ve XXV. Devlet Resim Heykel Sergisi, Türk resminin mutlu düzeye ulaşmaktaki gücünü gereği gibi belirtti.

            Bu yılın Devlet Resim ve Heykel Sergisi 177 ressam ve 14 heykelcinin 313 tablo ve 27 heykel ile katılmış olduğu olağanüstü bir teşhir olmanın önemini taşımaktadır. Millî Eğitim Bakanımız Dr. İbrahim Öktem’in teşvik edici bir konuşması ile açılan sergi, gelecek yıllara olan inanımızı büsbütün arttırmış bulunuyor.

            Devlet Resim ve Heykel Sergilerinin başlıca özelliği, belli bir teknik veya eğilime bağlı, tek yönlü bir sergi olmamasındadır. Burada esas prensip, plastik sanatların, hangi görüş veya tekniğe bağlı olursa olsun, -jürinin aracılığı ile- en başarılısını bulup sergilemek ve bunlardan üstün değerde olanlara ödüller dağıtmaktır.

            Nitekim bu yıl, jüriye Millî Eğitim Bakanı adına başkanlık eden ünlü ressam ve Güzel Sanatlar Genel Müdürü Halil Dikmen’in yönetimi altında, tanınmış ressamlarımızdan Cemal Tollu, Refik Epikman, Arif Kaptan, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Cemal Bingöl ve ünlü heykelci Sadi Çalık’ın iştirakiyle kurulmuş olan jüri, resmin birinci ödülünü Eşref Üren’e (Paris’te peyzaj), ikinci ödülünü Abidin Elderoğlu’ya (Kompozisyon: Başka Dünya), heykelin birinci ödülünü Günseli Aru’ya (Ağaç oyma: Efkâr) ve ikinci ödülünü de Yıldız Kayı’ya (Oturan İnsan) vermiştir.

            XXV. Devlet Resim Heykel Sergisi’nin, bu yıl, içinde tertiplediği salon ve ayrıca tertip tarzında da bir başkalık göze çarpıyordu. Ankara Ticaret Yüksek Öğretmen Okulu’nun büyük salonu, serginin özelliğine daha yaraşıyordu. Bununla beraber ilgili güzel sanatlar mercilerinin yıllardır tasarladığı süreli bir sergi ve galeri binasının inşasına hemen başlanmasını gerektiren fikirden bizleri bir an olsun uzaklaştıracak sebebin mevcut olmadığına da her zamandan fazla inanmaktayız.

            Devlet Resim Heykel Sergilerinin gerçek sanatı sevme ve tanıma zevkimizi geliştirmedeki büyük rolünü burada övmeden geçemeyeceğim. Geçmiş yılların bu sergiyle ilgili garip olaylarını hatırladıkça, bugünkü mutlu sonuca sevinmemeye imkân yok. Hiç unutmam, serginin ilk yıllarından birinde, sergiyi gezmeden para gönderip telefonla deniz resmi ısmarlayanlar olmuştu. Okulun yemekhanesine natürmort da seçen bir heyet, içinde içki şişesi var diye beş dakika sonra tabloyu iade etmiş, ünlü bir ressamımız olan sergi komiseri de, eserin ressamına danışmadan, bir iki fırça darbesiyle şişeyi yok edivermiş ve 400 liralık satışın arızaya uğramasını önleyivermişti! Bugün geçmiş olayları gülerek anarken, sanatın, sanatçının ve sanatseverlerin sürekli gelişimine seviniyoruz.